CHP'den Geyve Polisi'ne kutlama ziyareti
Kotaman’dan başarılı öğrenciye tebrik ziyareti
Türk Kızılay gönüllüleri, okul duvarlarını boyadı
Başkan Yüce’den çiftçiye ve ihtiyaç sahiplerine destek
“Fırsatçılar değil üretici ve tüketici kazanmalı”
Türk toplumu son 10 yıldır literatür de “borçlu toplum” olarak tanımlanmıştır. Bu tanım başta kendimize bir öz eleştiri olmalıdır. Çünkü, bizler her zaman gelirimizden fazlasını harcayarak hareket ettik. Türkiye de borçlanarak harcama yapmamızın moda haline dönüşmesinin sebebi, statüsel bir düşüş kaygısıdır. Sınıfsal ayrıcalıkların bu denli maddi servet haline dönüşmesi ile insanlar ihtiyaç ve gelir dışı harcamalara yönelmişlerdir. Son bir yıldır da “borç” kavramı biz vatandaşların tek gündemi haline dönüştü. Fakat bu kez “borçlanma” kavramı bizlerin hayatına faizsiz ve geri ödemesiz olarak yerleştirilmek isteniyor. Öyle ki içerisinde bulunduğumuz pandemi süresince vatandaşa birçok kredi yardımı ile ekonomik kalkınma hedeflendi. Fakat sonuç olarak kapanan dükkanların ve elinden traktörü haczedilen çiftçilerin önüne geçmek mümkün olmamıştır.
Peki borçlanma sistemi pandemi sürecinde bize neler kazandırdı? İçerisinde bulunduğumuz süreçte alınan önlemler dışında birçok esnaf kalıcı olarak kapanmak zorunda kaldı. Sakarya’nın en işlek noktası olan Serdivan’da en az 8 işletme faaliyetine tamamen son vermek zorunda kaldı. Bir de bu duruma o işletmelerde istihdam edilen çalışanlar açısından bakacak olursak, bu süreçte kaç kişinin daha işsiz kaldığına biraz düşünmek gerekir. Faaliyetini, alınan önlemler çerçevesinde sürdüren birçok işletmeci ise gelirin gideri karşılayamadığını ve bu dönemi sürekli borçlanarak atlatmaya çalıştıklarını dile getiriyorlar. Fakat tüm bu manzaralara rağmen aylık bin lira hibe ile esnafımızı kalkındırdığımızı düşünüyoruz. Bu süreç içerisinde, 20 yılı aşkın süredir uzaklaştığımız tarım sektörünü yeniden canlandırmak adına “çiftçiye destek” kredileri verildi. Fakat tam da tarımın önemini fark ettiğimizi sandığımız bugünlerde çiftçinin borcu değil, Serdar Ortaç’ın borcu ertelendi. Ama ne de olsa bizler yine borçlanarak yirmi yıllık kaybı telafi etmişizdir.
Borçlu toplum ifadesi başlarda her ne kadar bireysel hatalardan doğmuş olsa da, dünümüzden bugünümüze kadar uygulanan yöntemlerle bizlere alışılmış bir durum olarak yerleştirildi. Öyle ki üniversite okurken KYK kredilerinden faydalanan ve faydalanmayan her öğrenci mezun olunduktan sonra sağlık primi borçları ile karşı karşıya bırakılmıştır. KYK borçları her ne kadar 2 yıl ertelense de işsizlik yüzünden milyonlarca öğrenci bu borç içerisinde boğulmak zorunda kaldı. Kısacası bizler borçlanarak bugününü idame ettirmeye çabalayan bir topluma dönüştürüldük. Ve her ne kadar istemesek te bugünün hatalarını yarınlarımızla ödeyeceğiz.
Bu yazı toplam 687 defa okundu. UYARI: Sitemizde yayınlanan yazarlara ait yazılar, yazarların görüşüdür ve yazarları sorumludur. SAKARYA HALK GAZETESİ sorumlu değildir. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yorumda yasal sorumluluk yorum yapan kişiye aittir ve SAKARYA HALK GAZETESİ sorumlu değildir. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında yorum gönderen muhataplarına dava açılabilmektedir. Yorum şikayet konusu olduğunda ,yazılı talep halinde adli makamlara bu yorumların IP adresleri verilmektedir.
7 Nisan 2021 - 09:56, Çarşamba
31 Mart 2021 - 10:02, Çarşamba
24 Mart 2021 - 09:33, Çarşamba
17 Mart 2021 - 09:00, Çarşamba
10 Mart 2021 - 09:06, Çarşamba
3 Mart 2021 - 10:31, Çarşamba
24 Şubat 2021 - 10:16, Çarşamba
17 Şubat 2021 - 09:11, Çarşamba
10 Şubat 2021 - 08:49, Çarşamba
4 Şubat 2021 - 10:16, Perşembe